Güncel Sendika Haberleri

12 Ağustos, 2008

AYDIN, BİLİMSEL, DEMOKRATİK, ÖZGÜR ÜNİVERSİTEYE MÜDAHALE KABUL EDİLEMEZ

 

Rektör adaylarının belirlenmesi sürecinde üç üniversitede, en çok oy alan adaylar, Cumhurbaşkanı’na gönderilecek adaylar arasında yer almamıştır. “Kraldan çok kralcı olma” yaklaşımı sergileyen YÖK, kendi üniversitelerinin medreseleştirilmesine çanak tutmuştur.
     Üniversitelerin bağımsızlığı, bilim ve düşünce özgürlüğünün sağlanması için gerekli olan en temel koşullardandır. Bağımsızlığın, bilim ve düşünce özgürlüğünün teminatlarından birisi de üniversite yöneticilerinin öğretim üyelerince seçilmesidir. Son günlerde gündeme gelen rektör adaylarının belirlenmesi süreci ise bu gerçeğe aykırı düşmektedir. Demokrasiyi, hedefleri için araç olarak görenler emellerine ulaşabilmek maksadıyla adım adım ilerlemektedirler.
     Cumhurbaşkanı’na gönderilecek olan adayların içine alınmayan öğretim üyelerinin kişisel nitelikleri, aday belirleme süreci hakkında akıllarda bazı soru işaretlerinin belirmesine neden olmaktadır. En çok oyu aldığı halde, kimi öğretim üyelerinin adaylar arasına bile alınmaması, muhalif öğretim üyelerinin tasfiyesi ya da etkisizleştirilmesine yönelik çabalardır. Bugün, iktidara muhalif kişilerin aday belirleme aşamasında elenip Cumhurbaşkanı’nın yapacağı seçimi “kolaylaştıracak” listelerin oluşturulmuş olma olasılığı dillendirilmektedir. Birileri dikensiz gül bahçesi istemektedir. Bu nedenle Atatürk Devrimlerinin ve Cumhuriyet’in savunucusu olan bilim adamları saf dışı bırakılmaktadır. 
     Mustafa Kemal Atatürk’ün “Hayatta en gerçek yol gösterici bilimdir.” ilkesiyle kurulan Cumhuriyet üniversiteleri, bilim üreten, özgürleştirici, aklı ve bilimi öne çıkaran ve yaşamı o yönde belirleyen kurumlardır. Bu nedenledir ki, aydın, demokratik, bilimsel, özgürlükçü etkinliklerde bulunmak zorundadırlar. Bunun teminatı da üniversitelerin özgürlüğüdür. Üniversitelerin unsurlarının kendi yöneticilerini belirlemesi gereğine müdahale, aydın, demokratik, özgür ve bağımsız bilimin üretilme koşullarını ortadan kaldıracaktır. 
     Eğitim-İş olarak diyoruz ki; Aydınlanma Devriminin ışığından gözleri kamaşan yarasalar Cumhuriyet üniversitelerinden ellerini çeksinler. Aklın ve bilimin, gericilikle olan mücadelesindeki temel cephelere müdahale kabul edilemez. Üniversitelerimiz asla medreseleştirilemez. Buna izin verilemez. Bilinmelidir ki sabahın sahibi vardır. Daima da olacaktır.          

Yüksel ADIBELLİ
Eğitim-İş Genel Başkanı