Bilindiği üzere 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun ek-32. maddesinde eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfına dahil öğretmen unvanlı kadrolarda görevli olup; fiilen öğretmenlik yapanlara öğretim yılına hazırlık ödeneği adı altında, her öğretim yılında bir defaya mahsus olmak üzere Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen miktar oranında bir para ödenmektedir. Söz konusu ödenek öğretmenlere öğretim yılı boyunca ihtiyaç duydukları kişisel ders araç ve gereçlerin temin edilmesi amacıyla ödenmektedir.
Öğretim yılına hazırlık ödeneği, ilk defa 23.1.1981 tarih ve 2377 sayılı kanunun 1'inci maddesine 5.9.1988 tarih ve 342 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle ilave edilen fıkra hükmüyle düzenlenmiştir. Bilahare 2377 sayılı kanun, 9.4.1990 tarih ve 418 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 45'inci maddesi ile yürürlükten kaldırılmış ve aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 12'nci maddesiyle 657 sayılı kanuna ilave edilen ek 31'inci maddede yer almıştır.
418 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle getirilen sözkonusu ek 31'inci maddenin 5.2.1992 tarih ve E.1990/22, K.1992/6 sayılı Anayasa Mahkemesi kararıyla iptali üzerine de, aynı hüküm, 18.5.1994 tarih ve 527 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 11'inci maddesi ile metinde herhangi bir değişiklik yapılmaksızın ek 32'nci madde olarak yeniden düzenlenmiştir.
Yani öğretim yılına hazırlık ödeneği 1994 tarihinden itibaren 657 sayılı kanunda şu an ki şekliyle yer almaktadır ve öğretmenlerin ilgili tarihten bu yana bu ödeneği talep etme hakları mevcuttur.
Ancak Milli Eğitim Bakanlığı aynı ek 32. madde hükmünde yer alan “öğretim yılının başladığı ay içinde ödenir” ifadesinin anlamını çarpıtarak söz konusu hazırlık ödeneğini öğretim yılı başından sonra ataması yapılan öğretmenlere vermeme yoluna gitmektedir. Oysa 1998 tarihinden bu güne Sayıştay, İdare Mahkemeleri ve Danıştay, tekerrür eden kararlarında öğretim yılı başından sonra ataması yapılıp göreve başlayan öğretmenlere ödenmeyen hazırlık ödeneklerinin ödenmesi gerektiğini belirtmekte ve yargı yoluna başvuran öğretmenler bu alacaklarına mahkeme kararları ile kavuşmaktalar.
Son olarak bir sendikanın açtığı bir davada uygulamaya egemen hukuki tablo bir kez daha yargısal Danıştay’ca vurgulanmış ve öğretim yılı başında ödenen hazırlık ödeneklerinin, öğretim yılı başından sonra göreve başlayan öğretmenler için de ödenmesi gerektiği yinelenmiştir.
Hal böyle olunca, sorumsuz yöneticilerin hukukdışı inadı nedeniyle sorun gündemden düşmemekte, açılan davalar nedeniyle kamu büyük ekonomik külfete katlanmaktadır.
Sorun gündemde olunca, hazırlık ödeneklerinin geçmişe dönük talep edilebilip edilmeyeceği tartışması da yapılmaktadır. Millli Eğitim Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığınca 19.3.2010 tarihinde 1978 sayılı işlem ile de 2010 bütçe kanunu dayanak gösterilerek, öğretim yılına hazırlık ödeneğinin “…öğretim yılının başladığı aydan sonraki aylarda (30 Eylülden 2009 dan sonra) ve hemen birinci dönem ders yılının sonundan önce (01.10.2009 ile 05.02.2010 tarihleri arasında)ilk defa ve açıktan öğretmenlik görevine atananlar ile askerlik görevi dönüşü ve ücretsiz izin sonrasında öğretmenlik görevine fiilen başlayanlara %75i oranında, birinci dönem ders yılından sonra ve ikinci dönem ders yılının sonra ermesinden önceki bir tarihte ilk defa ve açıktan öğretmenlik görevine atananlar ile askerlik görevi dönüşü ve ücretsiz izin sonrasında öğretmenlik görevine filen başlayanlara %50 sinin…” ödeneceği hususu ifade edilmiştir.
Bununla birlikte 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol kanunu 34. maddesinde , “...mali yıl içinde ödeme emri belgesine bağlandığı halde, hak sahibinin talep etmemesi veya başka nedenlerle ödenemeyen tutarlar, bütçeye gider yazılarak emanet hesaplarına alınır ve buradan ödenir. Ancak, hesaba alındığı mali yılı izleyen beşinci yıl sonuna kadar talep edilmeyen emanet hesaplarındaki tutarlar bütçeye gelir kaydedilir. Gelir kaydedilen tutarlar, mahkeme kararı üzerine ödenir.İlgili olduğu mali yılın sonundan başlayarak beş yıl içinde alacaklıları tarafından geçerli bir mazerete dayanmaksızın, yazılı talep edilmediğinden veya belgeleri verilmediğinden dolayı ödenemeyen borçlar zamanaşımına uğrayarak kamu idareleri lehine düşer.” şeklinde yer alan hükümle, ödenmeme sebebiyle gelir kaydedilen alacakların 5 yıl içerisinde talep edilmesi halinde mahkeme kararına ihtiyaç olmaksızın ödenebileceği ifade edilmiştir.
Sözkonusu hükümler bir arada değerlendirildiğinde, öğretim yılının başından sonra atanıp veya askerlik görevi sonrası göreve fiilen başlayan öğretmenlere de ödeme yapılacağı ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 34. maddesine göre de son 5 yıl içerisinde ödenmeyen ödeneklerin mahkeme kararına gerek olmaksızın idareye yapılacak talep üzerine ödenebileceği sonucu ortaya çıkmaktadır.
Sonuç olarak son 5 yıl içerisindeki yıllardan birinde fiilen öğretmenlik görevini yapmış olup hazırlık ödeneği kendilerine ödenmeyen öğretmenler Milli Eğitim Müdürlüklerine başvuru yapıp alamadıkları yıllara ilişkin hazırlık ödeneğini talep edebilir ve olumsuz yanıt almaları halinde -dava açma sürelerine dikkat ederek- sorunu yargısal merciiler huzuruna taşıyabilirler.