Güncel Sendika Haberleri

05 Ekim, 2017

BEDEN EĞİTİMİ, MÜZİK, GÖRSEL SANATLAR DERSLERİ KALDIRILAMAZ!

Milli Eğitim Bakanlığı’nın rotası, çocuklarımızın çağdaş bireyler olarak yetiştirilmesinden her geçen gün biraz daha uzaklaşmaktadır.

Gerici müfredat, ‘seçmeli’ adı altında zorunlu din dersleri, sınav kaosları derken, fiiliyatta yeni bir kriz daha yaratılmıştır.

Bu sene 620 okulda pilot bir uygulamaya giden Bakanlık, bu okullarda ortaokul 5.sınıflarda Yabancı Dil Ağırlıklı Eğitim Uygulaması adı altında, yabancı dil ders saatlerini artırırken; beden eğitimi, görsel sanatlar, müzik ve spor derslerini tamamen kaldırmıştır.

Çocukların, fiziksel, duyuşsal, bilişsel ve sosyal gelişimi açısından son derece önemli olan ve genel eğitimin ayrılmaz bir parçası olan beden eğitimini, görsel zekalarının ve soyut düşünce kabiliyetlerinin gelişmesi için şart olan görsel sanatlar dersini, özgüvenli olabilmeleri ve yetenekleri varsa keşfetmeleri için olmazsa olmaz olan Müzik dersini bir çırpıda kaldıran Bakanlık, manidar bir şekilde haftada 2 saat olan din dersine dokunmamıştır.

Sonuç olarak bu pilot okullarda yeni ders saati dağılımı, şu şekilde ayarlanmıştır.

Yabancı Dil 15 saat, 
Türkçe 6 saat, 
Matematik 4 saat, 
Fen Bilimleri 3 saat, 
Sosyal Bilimler 3 saat, 
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi 2 saat ve
2 saat seçmeli ders.

EĞİTİMCİLERİ DE MAĞDUR EDECEK

Birçok okulda; çocuklara ve velilerine danışılmadan, ‘diğer derslerin dolduğu ya da öğretmen açığı bulunduğu’ bahaneleriyle, tüm seçmeli derslerin dini dersler olarak belirlendiği duyumları gelmektedir. Hal böyleyken, daha gelişim çağındaki çocuklara 2’şer saatlik beden ve spor faaliyetlerini, müzik eğitimini çok gören Bakanlık, fiiliyatta 4 saat din dersi görülmesini sağlayacaktır.

Çocuklarımızın gelişimini olumsuz etkileyecek, pedagojiye aykırı olan bu uygulama, eğitimciler için de yeni bir krizin habercisidir.

Önümüzdeki eğitim-öğretim döneminde tüm okullarda uygulanması düşünülen bu proje, kaldırılan dersler nedeniyle çok sayıda branş öğretmeninin açıkta kalmasına yol açacaktır.

Bu norm fazlası durumun yanı sıra, yabancı dil alanında çok fazla eğitimciye ihtiyaç duyulacağı da açıktır. On binlerce öğretmenin atamasını yapmayan ve buna gerekçe olarak da “bütçe yetersizliği”ni gösteren MEB’in, bu kadar yabancı dil alanında branş öğretmenine bir anda nasıl kadro açacağı da bu projedeki büyük soru işaretlerinden biridir.

MEB'İ UYARIYORUZ!

Eğitim-İş olarak uyarıyoruz:

Çocukların fiziksel ve ruhsal gelişimini olumsuz etkileyecek, halihazırda zaten kötü koşullarda yaşamaya mahkum edilen öğretmenlerin işsizlik kaygısını daha fazla duymasına yol açacak, geri dönülmez tahribatlar verecek bu uygulamayı durdurun!

Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün eğitim neferleri olarak; çocuklarımızın özgüvenli, yaşayarak öğrenme fırsatını ve çok yönlü gelişimini engelleyecek, birçok branş öğretmenini mağdur edecek bu uygulamaya karşı mücadele edeceğiz!

           MERKEZ YÖNETİM KURULU