Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, “Türkiye Cumhuriyeti, kıymetli evlatlarının elinde daima yükselecek, ebediyen yaşayacaktır” diyerek Cumhuriyet'e her koşulda sahip çıkılması ve Cumhuriyet'in yeni başarılarla geleceğe taşınması konusundaki sorumluluklarımızı anımsatmaktadır. Biz de, O’nun vasiyetine sahip çıkarak Cumhuriyetimizin kuruluşunun 99. Yıldönümünü Cumhuriyetin öneminin bilinci ve kurucusuna duyduğumuz saygı ve sevgiyle kutluyoruz.
Çağdaş, demokratik ve laik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti, Türk ulusunun birliği, beraberliği, mücadele azmi ve bağımsızlığına düşkünlüğüyle, yokluklar içinde verilen bağımsızlık savaşının sonucunda kurulmuştur. Cumhuriyet'le birlikte hanedan egemenliği yerine halk egemenliği, teokrasinin yerine laiklik, dikta rejimi yerine de demokrasi uygulamaya konulmuştur. Cumhuriyet, bilgisizliğe, bağnazlığa, yobazlığa, yoksulluğa, çaresizliğe karşı verilen savaşın adıdır. Atatürk’ün deyişiyle, "Cumhuriyet, bilhassa kimsesizlerin kimsesidir."
Tüm bu aydınlık saçan özellikleri nedeniyle Cumhuriyetimiz, bir asra merdiven dayadığı şu günlerde de saldırı altındadır.
Bugün siyasal iktidarın baskıcı politikalarının, her türlü haksızlığın ve hukuksuzluğun yaşandığı, yargının ve adaletin çöktüğü bir dönem olarak tarihe geçmiştir. Cumhuriyetin temel nitelikleri tartışmaya açılmakta; üniter devlet yapısı hedef alınmakta; başta Öğretim Birliği ilkesi olmak üzere devrim yasaları çiğnenmekte; Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda oluşturulan çağdaş bilim ve eğitim hedefi terk edilmektedir.
Yüce Atatürk, "Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır" sözüyle izlenmesi gereken yolu göstermişse de bugün maalesef tarikatların devletin içinde ve okullarda cirit attığı, STK maskesiyle toplumdaki etkilerini artırmaya çalıştığı günlerden geçmekteyiz.
Ne mutlu ki çağları aşan ileri görüşlülüğüyle Atatürk, bugünlerin geleceğini de söylemiş ve mücadelenin rotasını göstermiştir. Cumhuriyet, ülkemizi içeriden ve dışarıdan zayıflatmaya çalışan her düşmanın önündeki en büyük engeldir. İçte ve dışta her düşmana karşı verilecek en iyi cevap ve en doğru mücadele de Cumhuriyet'e sahip çıkmaktır. Bu, Cumhuriyet'i kuran Atatürk ve yoldaşlarına, bu uğurda büyük bedeller ödeyen Ulusumuza karşı borcumuzdur.
Başöğretmen Atatürk'ün yolundaki eğitim neferlerinin bir araya gelerek var ettiği Eğitim-İş olarak, tarihsel sorumluluğumuzu biliyor ve yerine getirmeye ant içiyoruz. Atatürk'ün izinde gidecek, gericiliğe geçit vermeyecek, bu ülkenin yarınları olan evlatlarımızı Cumhuriyet'in koruyucuları olarak yetiştireceğiz!
Bu duygular ve coşkuyla tüm ulusumuzun 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyor, Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü ve yoldaşlarını saygıyla anıyoruz.
Yaşasın Cumhuriyet!
Merkez Yönetim Kurulu