Güncel Sendika Haberleri

13 Eylül, 2017

ESKİŞEHİR İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ’NDEN ÖĞRETMENLERE MÜFREDAT TEHDİDİ

Gerici bir müfredatı, ülkemizin geleceğini karartacağına bilmesine rağmen uygulama inadındaki AKP ve onun atadığı yandaş yöneticiler, “Bozuk düzende doğru işleyen çark olmaz” sözünü her geçen gün kanıtlamaya devam etmektedir.

Önceki gün okul müdürlerine bir mesaj yollayan Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen, hem yeni müfredatın AKP’liler ve koltuğunu koruma kaygısındaki yandaşlar açısından önemini, hem de koca bir ilin eğitiminden sorumlu insanın zihniyetini ortaya koymuştur.

Önümüzdeki hafta “bismillah diyerek başlayacağımız yeni eğitim-öğretim yılının hayırlar getirmesini” dileyerek mesajına başlayan Özen’in, okul müdürlerine verdiği talimatlardan bazıları şunlardır:

- Seminer çalışmalarını en verimli şekilde, herhangi bir gevşeme olmadan sürdürmeli.

- Müfredat ve yeni programlar ile ilgili yenilikler var olma mücadelesi gibi kabul edilmeli. Seminerlere katılım ve yıl boyu uygulamalar mutlaka bu bakış açısı ile takip edilmeli.

- Yeni programlara, bakanlık uygulamalarına karşı duruş gösterenlere müsamahanın bir karşı duruş olarak tarafımdan algılanacağını yönetici arkadaşlar bilmeli. Bu durumun aramızdaki ahengi bozacağı unutulmamalı.  

 

MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ DEĞİL İL MÜFTÜSÜ

Bir il milli eğitim müdüründen ziyade il müftüsü gibi dini ifadelerle sürüp giden ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın diline pelesenk olan “Allah yar ve yardımcınız olsun…. İnşallah… Allah’a emanet olun” ifadeleriyle son bulan mesajın en vurucu kısmı, kuşkusuz ki yeni müfredata dair gelecek tepkilerin önünü almaya çalıştığı talimatlardır.

Yeni müfredatın savunuculuğunu “var olma” mücadelesi olarak tanımlayan Özen, koltuğuna nasıl sıkı sıkı bağlı olduğunu kanıtlamış, ‘bu konudaki itirazları ‘kendisine bir karşı duruş olarak algılayacağı’ notunda ise aba altından sopa göstermiştir.

‘Karşı duruşların ahengi bozacağı’ iddiasının altını çizen Özen ve benzerleri bilmelidirler ki; çocuklarımızın ve dolayısıyla ülkemizin geleceğine yönelik bir saldırı varsa, Eğitim-İş, tam da o saldırının ahengini bozmak ve bertaraf etmek için vardır.

 

BU TEHDİTLERE KARNIMIZ TOK!

Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çıkartıldığı, bilimin gerçeklerinin dışlandığı, siyasi ve dini propagandanın esas alındığı yeni müfredata karşı nasıl mücadele edeceksek, o müfredatın savunuculuğa soyunan “kraldan çok kralcı” yöneticilere karşı da aynı dik duruşu sergileyeceğiz.

Necmi Özen, türevleri ve onlara cesaret verenler bilmelidir ki, tehditlere de karnımız tok! Bizler çok öncesinden bu günlere tembihliyiz; Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün eğitim neferleri olarak biliyoruz ki bu ülkenin yöneticilerinin bir kısmı ve yahut hepsi “hıyanet ve hatta dalalet” içinde olsa dahi, “yeni nesil, biz öğretmenlere emanet”tir. Ne bu emaneti, ne ilkelerimizi, ne de bu ödevimizi boş tehditlerle bir kenara atacak değiliz.

Yeni müfredat başta olmak üzere tüm gerici eğitim politikaları, bizim için de hayat-memat meselesidir ve bu konuda laik, çağdaş, bilimsel eğitimden yana duruşumuzu asla eğmeyeceğiz!

Önümüzdeki öğretim yılında –Elbette Eskişehir dahil olmak üzere- her ilde, örgütlü olduğumuz her yerde yeni müfredata karşı eylemler ortaya koyacak, Atatürk’ü anlatmaktan ve bilimin gerçeklerini çocuklarımıza sunmaktan vazgeçmeyeceğiz.

 

MEB’E AÇIK ÇAĞRIMIZDIR

MEB’e açık çağrımızdır: Siz, evrim teorisini tornavidaya benzeten üst yöneticileri istihdam ettikçe, oturduğu koltuğu kırbaç zanneden ve bu koltuğun gücüyle tehdit eden alt yöneticiler de giderek pervasızlaşmaktadır. Ya hukuk devletinde bir üst amirin altındaki yöneticileri gereksiz yere tehdidine yaptırım uygularsınız, ya da size yaranmak için pervasızca davranan bu yöneticiler, sizin kamufle etmeye çalıştığınız niyetlerinizi ayan etmeye devam eder.

Eğitim-İş için değişen bir şey olmaz! Biz, her halükarda aydınlık yarınlar ve daha yaşanası bir ülke için mücadele etmeye devam edeceğiz!

 

                                                                       MERKEZ YÖNETİM KURULU