Güncel Sendika Haberleri

10 Kasım, 2022

HATIRLATIYORUZ: GEÇ GELEN ADALET, ADALET OLMAZ!

Saray’ın talimatı, yandaş sendikaların oluruyla var edilen ve eğitim sistemimizin üzerine bir kabus gibi çöken Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun Anayasa Mahkemesi’nde görüşülmesi de kanunun kendisi gibi eziyetli başlamıştır.
Bu kanunun öğretmenleri böleceğini, haklarımızı gasp edip bizleri ayrıştıracağını, eğitim sistemini tahrip edeceğini Meclis’te, Milli Eğitim Bakanlığı önünde, meydanlarda aylardır anlatan ve bu kanuna karşı itirazın örgütleyicisi olan sendikamızın, AYM önündeki meslek nöbeti şiddetle cevaplandırılmıştır.
Uyuşturucu baronlarının kibarca, halkın parasını çalan ihale vurguncularının ricayla, adi suçları işleyenlerin neredeyse tamamının kelepçesiz şekilde karakola götürüldüğü bu ülkede, Anayasa’da güvence altındaki gösteri hakkını en barışçıl şekilde, bir meslek nöbetiyle kullanan eğitim emekçileri, onların çocuklarının iyi bir eğitim alması için de mücadele ettikleri kolluk kuvvetlerince darp edilmiştir. Genel Başkanımız Kadem Özbay ile MYK üyelerimiz Hüseyin Selçuk ve Orhan Yıldırım, hakaretler edilerek ters kelepçeyle gözaltına alınmıştır.
Altını çizmek gerekir ki gözaltına alınma biçimimiz kadar gözaltına alındığımız yer de Türkiye açısından düşündürücüdür. Türkiye’de hukukun en son ve en büyük kapısı olan Anayasa Mahkemesi önünde, demokratik hakların kullanımına izin verilmemiş, Başöğretmen Atatürk’ün eğitim neferlerine şiddet uygulanmıştır. Üst yargı koridorları, adeta olay yerine çevrilmiştir.
Gözaltına alınan yöneticilerimiz saatler sonra serbest bırakılsa da, bu hukuksuz saldırı fiziken bizleri, etkisiyle ise kamuoyu vicdanını yaralamıştır. Ve kesin olan bir şey var ki: Bu zulümle bizi yıldırıp korkutmak isteyenler ancak kararlılığımızı perçinlemiş ve kendi korkularını dışa vurmuştur.
Bu rezil manzara eşliğinde başlayan AYM oturumu ise akıllarda bin bir soru bırakan bir açıklama ile sonlanmıştır. Yüksek mahkeme, konuya ilişkin eğitim alanında en çok üyeye sahip 3 sendikayı dinleyip öyle karar vereceğini açıklamıştır.
Tam bu noktada altını çizmek gereken çok önemli noktalar bulunmaktadır:
- Üye sayısı açısından en büyük 3. Eğitim sendikası olduğumuz halde demokrasi bilinciyle vurguluyoruz ki ÖMK’ya ilişkin itiraz dile getiren tüm sendikaların dinlenmesi şarttır. Mesele çoğunluk değil doğruluktur. Öte yandan iktidar desteğiyle büyüyen ilk iki büyük sendikanın mahkemede dinlenmesi, onların halihazırda zaten ÖMK’nın var edilmesinde emekleri bulunduğu için itiraz cephesini dinlemek anlamına gelmeyecektir.
- AYM’nin bu açıklaması ilk başta olumlu görünse de, davanın seyri için bir tarih verilmemesi endişeleri artırmaktadır. Çünkü ÖMK’nın öngördüğü uzmanlık sınavları çok yakın bir tarihte, 19 Kasım’da gerçekleşecek ve sınava girenler için de girmeyenler için de mağduriyetlere yol açacaktır. O yüzden hukuki açıdan nihai karar verilene kadar sınavlar derhal ertelenmeli; yeni mağduriyetlere kapı aralanmamalıdır.
Eğitim-İş olarak altını çiziyoruz: Geç gelen adalet, adalet olmayacaktır.

MERKEZ YÖNETİM KURULU