Gezi protestoları sırasında 16 Haziran 2013 Pazar günü polisin yakın mesafeden attığı gaz bombası kafasına isabet etmişti. Çocuk bedeni hastanede 269 gün dayanabildi, 16 kiloya düştü, 15 yaşında hayata gözlerini yumdu.
Başbakan’ın “polis destan yazıyor” dediği günlerdi, acımaları yoktu, bir çocuğu daha öldürdüler, Gezi eylemlerinde ölen canların sayısı 8’e çıktı.
Tüm Türkiye, Berkin’in yaşam mücadelesini umutla izledi. Küçücük bedeninin gücünden çok daha fazla dayanan Berkin’i AKP faşizmine kurban verdik.
O’nun katili, sadece, çocuk bedenini düşman belleyerek gaz bombasını atan polis değil, “talimatı ben verdim” diye övünen cinayetleri kahramanlık destanı olarak adlandıran Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dır.
Kötüler, önce o güzel çocukları alıyor ki umutlar yok olsun. Hayaller yok olsun. Ağaçları alıyor ki temiz ve güzel dünya düşü çöksün.
Ancak bilmiyorlar ki Berkin ölmedi, Ali İsmail ölmedi, Ethem ölmedi.
Ağaçlar yok olmadı.
Bilmiyorlar ki Berkin, Ethem ve diğerleri hızla çoğalıyor bizim dünyamızda.
Ağaçlar, telaşla boy atıyor, çiçekler tomurcuklarını saçıyor.
Berkin'in gönlümüzde açtığı yara, hesabı sorulana kadar açık kalacaktır. Eğitim-İş olarak Elvan ailesinin acısını paylaşıyor, katillerden ve katilleri koruyan AKP iktidarından hesap sorulana kadar mücadele edeceğimizin bilinmesini istiyoruz.
MERKEZ YÖNETİM KURULU
"Ürkek bir serçe gibi eğme başını.
Kaldır başını ve dimdik dur.
Bu senin değil, ülkemin ayıbı.
Hırpalanmış yerlerinden öperim çocuk"