YÜZBİNLERCE ÖĞRETMENİMİZE ÖĞRETMENLER GÜNÜ HEDİYEMİZ...
Eğitim İş, “Özgün” Hukuk Mücadelesi ile Resmi Eğitim Kurumlarında Görev Yapan
Yüz Binlerce Öğretmenimize Sinsice Atılan Kazığı Sahiplerine İade Etmiştir.
Bilindiği üzere 08.07.2004 tarih ve 25516 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 5204 sayılı yasa ile; Milli Eğitim Temel Kanunu 43. maddesine ve Devlet Memurları Kanunu 152. maddesine ek fıkralar konulmuş ve bu suretle; öğretmenler için kariyer basamakları oluşturularak öğretmenler “öğretmen”, “uzman öğretmen” ve “başöğretmen” olarak derecelere ayrılmıştır. 5204 sayılı yasaya dayanılarak çıkarılan 13.08.2005 tarih ve 25905 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Kariyer Basamaklarında Yükselme Yönetmeliği” ile ise öğretmenlerin öğretmenlik kariyer basamaklarında yükselmelerinin usul ve esasları düzenlenmiştir. Anılan yönetmelik uyarınca 21.08.2006 tarihinde çıkarılan Kariyer Basamaklarında Yükselmeye İlişkin Değerlendirme Kılavuzu ile de, kariyer basamaklarında yükselmeyi sağlayan değerlendirmelerin nasıl yapılacağı ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
Hatırlanacağı üzere sendikamız, kanuni dayanak nedeniyle diğer sendikalarca dava konusu yapılmadığını düşündüğümüz yönetmelik ve kılavuzun hukuka aykırı hükümlerini dava konusu yapmıştı. Açtığımız davada, Ana Muhalefet Partisi tarafından iptal istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne taşınan kanun hükümleri konusunda “bekletici mesele” uygulaması yapılmasını istemiştik. Danıştay’ın bekletici mesele uygulaması talebimizi uygun bulmasının ardından, Anayasa Mahkemesi kanuni düzenlemeyi kısmen iptal etmişti. Karar üzerine beklettiği dosyayı gündeme alan Danıştay, Anayasa Mahkemesi’nin kararına uygun olarak, iptale rağmen hukuken varlığını sürdüren yönetmelik hükümlerini ve yönetmeliğe uygun olarak çıkarılan kılavuz hükümlerini açtığımız davada iptal etmiştir.
Danıştay sadece Anayasa Mahkemesi kararı nedeniyle dayanaksız kalan yönetmelik ve kılavuz hükümlerini değil, bu yönetmeliğe gizlenen ve kariyer basamakları tartışması gürültüsü arasında dikkat çekmeyeceğini düşündüğü yüz binlerce resmi eğitim kurumu öğretmeninin mesleki geleceğini olumsuz etkileyecek bir düzenlemeyi daha iptal etmiştir. Buna göre sadece sendikamız tarafından dava konusu yapılan “Özel Öğretim Kurumlarında Görev Yapan Öğretmenler” başlıklı, “Özel Öğretim Kurumu” öğretmenlerine resmi eğitim kurumu öğretmenlerine göre haksız avantaj sağlayan 25. madde hükmü iptal edilmiştir. Elde ettiğimiz bu hukuki başarı sayesinde yüz binlerce resmi kurum öğretmeni aleyhine oluşacak haksız rekabet koşulları ortadan kaldırılmıştır.
Eğitim-İş olarak, yaşamsal öneme sahip bir hukuk mücadelesinden de zaferle çıkmanın haklı gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz. Ancak şu husus hiçbir şekilde unutulmamalıdır. Sendika olarak bu düzenlemenin altında tarikat ya da cemaatlerin etkinlik sağladığı özel okullara kıyak yapma arayışı olduğunu düşündüğümüzü inkâr etmesek de, özel eğitim kurumunda görevli eğitim emekçilerine karşı hiçbir şekilde önyargılı yaklaşmamaktayız. Bizler temelde özel okullarda bulunan eğitim emekçilerinin adil olmayan bir ayrıcalığı içine sindiremeyecekleri, sindirmemeleri gerekliliğinden hareket etmekteyiz. Çünkü kurulduğumuz günden bu yana düşünsel referanslarımıza yakınlığını hiçbir şekilde önemsemeksizin, sendikalı-sendikasız tüm emekçiler için “koşulsuz adalet” mücadelesini veriyoruz. Mücadelemizin gerçek mimarı olan on binlerce üyemizin verdiği güçle, attığımız her adımda eğitim camiasının tamamının en geniş ölçekte ortak duyarlılıklarının ve özlemlerinin kavgasını veriyoruz. İktidar baskısının görülmemiş boyutlara ulaştığı bir tarihsel dönemde, TÖS’ün ve TÖB-DER’in tavizsiz mücadele ruhunu yeniden işkoluna kazandırma sorumluluğunun farkında olan bizler, eğitimcisi mutsuz olan ülke halklarının mutlu olamayacağını biliyoruz.
Bu duygularla tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü yeniden kutluyoruz.
Saygılarımızla.
Merkez Yönetim Kurulu
Yargı kararını görmek için tıklayınız.
Dava dilekçemizi görmek için tıklayınız.