AKP, talep olmamasına rağmen sayısı giderek artırılan, mezunlarına devlet kadrolarında iş vaadi olmak üzere birçok teşvike rağmen cazibe kazandırılamayan imam hatipler için yeni bir makyaj yapmayı planlamaktadır.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Din Öğretimi Genel Müdürlüğü eliyle yapılacak bu makyaj, imam hatip liselerini fiili olarak medreselere dönüştürecek; tekke eğitimini hortlatacaktır.
Din Öğretimi Genel Müdürlüğü tarafından imam hatip ortaokulları hedeflerinin ve planlamalarının yer aldığı 2017 “vizyon belgesi” açıklanmış, MEB’in imam hatipler için dehşet verici rotası ayyuka çıkmıştır.
Belge kapsamında Bakanlık, il müdürlerine, fiziki mekânı uygun olan tüm imam hatip okullarının bahçesine cami yaptırılması talimatı vermiştir.
Bu okul ve pansiyonların “tefekküre sevk eden ve mefkure oluşturan” mısra, hat, ebru, minyatür, tezhip, ayet ve hadislerle donatılması emredilmiştir.
İLKOKULDA BİLE PROPAGANDA!
Aynı belgede ortaya çıkmıştır ki MEB, Anadolu imam hatip liseleri ve imam hatip ortaokullarının ‘Türk eğitim sistemindeki yeri, eğitim müfredatı ve örnek çalışmaları’ hakkında ilkokullarda, mayıs ve haziran aylarında propaganda çalışmaları yapma kararı almıştır.
Bu okulların “ders saatleri dışında da eğitim vermesi” ifadesi altında tıpkı medreseler gibi 24 saat açık kalmasını emreden Bakanlık, bu kapsamda imkânı olan okullarda her bir ders için ayrı sınıf oluşturulması, her okulda ses sistemiyle beraber U düzenine uygun Kuran okuma odaları ve duvarlarda Kuran kıraati ile ilgili hat ve levhalar bulundurulması talimatını vermiştir.
MEB, bu hamlesiyle din ağırlıklı eğitim politikasını bir adım daha öteye taşımış ve medrese eğitimini hayata geçirmek için kolları sıvamıştır.
ANAYASA HİÇE SAYILMIŞTIR!
Bu gerici hamle; Anayasa’nın laiklik ilkesine, sosyal devlet ilkesine, ‘okullarda sadece eğitim-öğretim faaliyeti yapılır’ hükmüne, 174.madde ile koruma altına alınan öğretim birliği kanunlarına, medreseleri kapatan ilgili hükmüne, eşitlik ilkesine ve Temel Eğitim Kanunu’na aykırıdır.
Üstelik, MEB’in bu ‘vizyon’ belgesinde ürkütücü boşluklar da bulunmaktadır. Örneğin; imam hatip okullarının bahçelerine yapılacak olan camilerin, okul dışından insanlara da açık olup olmayacağı belirtilmemiştir. Bu muğlaklık, kendini savunamayacak durumdaki çocuklarımızın en güvenli olması gereken yer olan okullarda, kim olduğu belli olmayacak insanlarla karşı karşıya gelmesi demektir. Böyle bir durumda maalesef cemaat propagandaları, taciz ve cinsel istismar vakalarına kapı aralanacağı açıktır.
KARŞISINDA DURACAĞIZ!
Ülkeyi kocaman bir cemaate dönüştürmek isteyen zihniyet, okulları da medreseye dönüştürerek, sadece Milli Eğitim’in değil, Cumhuriyet’in kazanımlarını da silmeye çalışmaktadır.
Ne Cumhuriyet’i, ne yavrularımızı bu karanlık planın ellerine bırakmayacağız! Eğitim-İş olarak bu çağdışı uygulamayı yargıya taşıyacak, yaşanacak her gelişmenin takipçisi olacağız.
Türkiye’nin laik bir Cumhuriyet devleti olduğunu unutarak çocuklarımızın geleceğini karartmaya çalışanlar, karşılarında her zaman Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün eğitim neferlerini bulacaktır!
EĞİTİM-İŞ
Merkez Yönetim Kurulu