İktidar ile onun yandaşlık ve Atatürk alerjisi kriterleriyle belirlediği devlet kadrolarında aydın, Cumhuriyetçi yurttaşlara yer olmadığı bir kez daha ortaya çıkmıştır.
Ordu Korgan Kaymakamı Miraç Akbulut'un Atatürk sevgisini göstermesi nedeniyle açığa alınması bunun son örneği olmuştur. Göreve atanalı henüz 2 ay olan 27 yaşındaki genç kaymakamın "suçu" ise ibretliktir. Ordu Valiliği, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda şanlı bir tören düzenleyen, bu törene parti ayırt etmeksizin ilin tüm milletvekillerini davet eden ve burada yaptığı konuşmada büyük önder Atatürk'ten sıkça alıntı yapan Kaymakam Miraç Akbulut hakkında verilen açığa alınma kararını "görevin sorumluluğu ile bağdaşmayacak şekildeki tutumu nedeniyle soruşturmanın selameti açısından görevinden uzaklaştırılmıştır” ifadeleriyle savunmuştur.
Muhalefetin Ordu vekillerinin, genç kaymakam hakkında başlatılan soruşturmanın, 29 Ekim töreni sonrası iktidar bloğundan gelen şikayetler üzerine başlatıldığını, bu şikayet sahiplerinden bazılarının geçmişte FETÖ ile iltisaklı olduğunu söylemeleri de meselenin arka planına dair çarpıcı bir çerçeve sunmuştur. Ne mutlu ki Türk halkı, Atatürk sevgisi nedeniyle koltuğundan edilen genç kaymakama sahip çıkmış ve gerekli dersi vermiştir. Sosyal medyadan binlerce insandan gelen destek açıklaması, bu ülkede Atatürkçülüğü bir kabahat ilan etmenin kimsenin haddi olmadığını göstermiştir.
Milli Mücadele döneminde İngilizlerin desteği ile gerici isyanlara destek veren ve Kuvayi Milliye’ye düşman Teali İslam Cemiyeti’nin yöneticisi İskilipli Atıf denen vatan hainini mezarı başında anan vali ve kaymakamlar hâlâ koltuklarında otururken daha 2 ayda kendisini ilçesindeki insanlara sevdiren, Atatürk sevgisiyle göz dolduran genç bir kaymakamın koltuğundan edilmesi toplum vicdanında derin bir yara açmıştır. Üstelik bu, sadece adaletle iyileştirilecek türden bir yaradır.
Eğitim-İş olarak Atatürk ile Cumhuriyet ve onun değerleriyle hesabı olanlardan hesap sormak boynumuzun borcudur! Başöğretmen Atatürk'ün eğitim neferleri olarak, genç kaymakamın 29 Ekim töreninde Atatürk'ten yaptığı, iktidar ve yandaşlarını en çok rahatsız eden alıntıyı gururla tekrarlıyoruz: “Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz!"
MERKEZ YÖNETİM KURULU