Eğitim-İş olarak Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş ve bağlı sendikalarla birlikte, Artvin Cerattepe’nin yağmalanmasına ve peşkeş çekilmesine karşı vermiş olduğu onurlu direniş ile tarih yazan Artvin halkı ile dayanışma ve direnişlerine destek vermek amacıyla, Orman ve Su İşleri Bakanlığı önüne siyah çelenk koyduk.
Genel Başkanımız Veli Demir, Merkez Yönetim Kurulu Üyelerimiz, Ankara 1 ve 2 No’lu Şube üyelerimiz ile Birleşik Kamu-İş Yönetim Kurulu Üyeleri ve bağlı sendikalarımız, “Yerin altı da üstü de bizim, Cerattepe’de Yağmaya Dur Diyoruz” pankartıyla Orman ve Su İşleri Bakanlığı önünde toplandı.
Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Hasan Kütük burada basın açıklaması yaptı. Kütük’ün açıklaması şöyle:
“Cengiz Holding tarafından Artvin’in Cerattepe Bölgesinde yapılmak istenen ve doğa katliamına neden olacak altın madeni için gece gündüz demeden direnen Artvin halkının direnişini destekliyoruz.
Üzerinde kişisel mülkiyet kurulamayacak su, toprak ve orman gibi doğal varlıklar, AKP iktidarının ülkeyi küresel sömürgeci sistemin açık bir pazarına dönüştürdüğü, gözün görebildiği her şeyi alınıp satılabilen piyasa girdisi olarak gördüğü anlayış tarafından hoyratça yağmalanmaktadır. Sermayenin rantı; doğayı, yaşamı, insanı, hayvanı, canlıyı ve tüm değerleri yok etme pahasına kendini üstün görmektedir. Ama bu yağmacı, talancı, kişisel zenginleşmeyi doğanın dengelerinin ve halkın refahının üzerinde gören anlayış, ‘Artvin’in üstü altından daha değerlidir’ diyerek onurlu mücadeleyi veren Artvin halkının yıkılmaz direncine toslamıştır.
Ancak AKP’nin havuz medyasının finansörlüğünü yapan ve milletin anasına sövecek kadar da pervasızlaşan zat, arkasına aslında halkı koruması gereken polis ve jandarma gücünü de alarak insanlara saldırmaktan geri kalmamıştır. Doğasını ve çevresini korumak isteyen doğa dostu insanlara karşı çevre illerinden yüzlerce jandarma ve polis eşliğinde halkın üzerine yürümek ve doğayı ranta kurban etmek anlaşılır gibi değildir. Bu yetmiyormuş gibi bölgede yaşayan insanların doğasını korumak isterken biber gazıyla üzerine gidilmesi ve polis şiddeti uygulanması tam bir hukuksuzluktur.
Siyanürle altın çıkarılması yer üstündeki doğal güzellikleri sadece yok etmeyecek yer altı su kaynaklarının bulunduğu alanı da zehirleyecektir. Madencilik faaliyeti yürütülecek saha, içme suyunun sağlandığı kaynağa çok yakındır. Son 20 yılda kişi başına düşen yıllık su miktarının 4000 metreküpten 1500 metreküpe düşmesiyle ülkemiz ‘su kıtlığı yaşayan ülkeler’ arasına girmiştir. Sermayenin siyanürü, bir avuç kar için insanları, doğayı ve oradaki canlı yaşamını zehirleyecektir. Sermayenin siyanür zehri, Artvin’in akciğerlerini zehirleyecektir.
Doğu Karadeniz’de Artvin, Rize ve diğer yerleşim alanlarında sermayenin talanına, rantına karşı yöre halkının yanında yer almaktayız. Birleşik Kamu-İş olarak, Artvin Cerattepe’nin ve tüm Türkiye’nin doğal yapısı üzerinde büyük tahribatlara neden olacak ticari rant projelerinin karşısında yer alıp, batıdan-doğuya, kuzeyden-güneye her bir karışı ile bizim olan yurdumuzu, hiçbir bölgesel ayrım yapmadan, emperyalistlerin ve yerli işbirlikçilerin talanına ve kuşatmasına karşı duruyoruz, üzerimize düşeni yapmaya ve mücadele etmeye devam edeceğiz.”
Açıklamanın ardından Bakanlığın önüne siyah çelenk bırakıldı.