Güncel Şube Haberleri

10 Ocak, 2020

ADIYLA SAVAŞIP ZİHNİYETİNİ YAŞATARAK FETÖ İLE MÜCADELE OLMAZ!

İzmir Şubelerimiz, FETÖ’den alınıp imam hatip lisesi yapılan devlet okulunda, gerici bir vakfın düzenlediği toplantı sırasında salondaki Atatürk posterlerinin üstünün kapatılmasını protesto etti.

İzmir 1,2,3 ve 4 No’lu Şubelerimiz, Karşıyaka Çarşı'da konuya ilişkin basın açıklaması yaptı. İzmir 3 No’lu Şube Başkanımız Hüseyin Çalışkan’ın okuduğu basın açıklaması şöyle:

Türkiye, 15 Temmuz hain darbe girişimiyle birlikte, cemaat adı altında yobaz bir terör oluşumunun devletin içine sızmasına müsaade edilmesinin bedelini çok ağır ödemiştir; ödemeye devam etmektedir. Bu kanlı darbe girişimine kadar olan süreçte bu topraklardaki birçok gencin hakkı olan okul sıraları, devlet kadroları, Pensilvanya'daki bir meczuba tapan akılsızlara peşkeş çekilmiş, çok hak yenmiş, çok can yakılmıştır.

Eğitim-İş, Türkiye'deki birçok ilerici demokratik kitle örgütü gibi, cemaatin tehlikesi konusunda uyarı zillerini en başından beri çalsa da, iktidarı elinde bulunduranlar durumun vahametini ancak ülke büyük tahribat aldıktan sonra kavrayabilmiştir.

Fakat ne yazık ki; FETÖ ile mücadele başlatıldığından bu yana,FETÖ'den boşalan devlet kadrolarına bu kez de başka tarikatları sokuşturan iktidar, Türkiye'yi yine karanlık bir sarmala sokmaktadır. Tüm bu acı faturalara rağmen, FETÖ tecrübesinin iktidar ve bürokratları tarafından öğretici olmadığı, bugün skandal bir örnekle ispat bulmuştur.  

FETÖ'nün temellerinin atıldığı İzmir'deki Yamanlar Koleji 15 Temmuz sonrası el konularak İzmir  Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Anadolu İmam Hatip Lisesi'ne dönüştürülmüş, geçtiğimiz günde de  de okulun spor salonunda yapılmasına izin verilen  bir organizasyonla da zihniyetin değil sadece isimlerin değiştiğini ortaya konmuştur. 15 Temmuz'dan önce FETÖ'nün adeta İzmir üssü olan, 15 Temmuz'dan sonra devletin  imam hatip yaptığı bu okulda önceki gün İsmailağa cemaatine bağlı Sıla Vakfı toplantı düzenlemiştir. Lisenin Zübeyde Hanım Spor Salonunda yapılan bu toplantıda,  Atatürk posterlerinin vakfın kara bayrakları ve afişleriyle örtüldüğü ortaya çıkmıştır. Skandal ortaya çıktığından bu yana ne bu gerici vakıftan ne de bu vakfa devlet okulunda toplantı izni veren Milli Eğitim Bakanlığı yöneticilerinden bir açıklama yapılıp kamuoyuyla paylaşılmamıştır..

Bu skandal, bizlere tekrar göstermiştir ki FETÖ ile yaşananların acı tecrübesi, iktidar için öğretici ve ders çıkarıcı olmamıştır. 15 Temmuz'un ardından "kandırıldık" diye bağıranlar, "Ne istedilerse verdik" diyenler, bu kez de başka gerici yapılara bile bile kanmayı,ne istedilerse vermeyi sürdürmektedir. Tarikatların yasal maskesi olan vakıf ve derneklerle ardı ardına yeni protokoller imzalanmaya, devlet imkanları Cumhuriyet düşmanlarına peşkeş çekilmeye devam edilmektedir.

Zamanında FETÖ ile ilgili uyarmış ve dikkate alınmamıştık, sonucu ise ülkemiz için acı  oldu. Şimdi yine altını ısrarla çizerek uyarıyoruz:

FETÖ ile mücadele, sadece kişiler, semboller üzerinden olmaz, o gerici zihniyete bir daha geçit vermemekle olur. Atatürk düşmanlığında FETÖ'yü aratmayan yobazların, Atatürk'ün kurduğu ülkede devlet imkanlarıyla Cumhuriyet düşmanlığı yapması kabul edilemez. Örümcek ağı gibi devleti kaplamaya çalışan bu gerici güçlere engel olunmazsa başka 15 Temmuz'lar yaşanması maalesef kaçınılmazdır. Cumhuriyet ve Atatürk düşmanlarından bu ülkeye zarardan başka hiçbir şey gelmeyeceğini görmeniz için daha kaç tane 15 Temmuz yaşanması, daha kaç kez kandırılmanız gerekmektedir?!

Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde yaşanan bu skandalın hesabı hiç zaman geçirilmeden sorulmalı ve bu ülkemiz için bir milat olmalıdır. Eğitim-İş olarak bu alçaklığa dair her türlü hukuki yola başvuracağımızı ve konunun sonunda kadar takipçisi olacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz.

Türkiye, Atatürk alerjisi olan sapkınların şeriat düşleri kuracağı, Başöğretmenimizin biz eğitimcilere emanet ettiği nesillerin beynini yıkayabileceği bir ülke değildir.  

Beyni örümcek ağıyla kaplı olanlar tezat düşler kursa da Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi: "İyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.”